Gülek Belediyesi eski Başkanı M.Tekin Çelik,MHP Mersin Milletvekilliği için aday adaylığını açıkladı.

M.Tekin Çelik yaptığı basın toplantısında şu görüşlere yer verdi;” Kar boğazında destan yazan Gülek Beldesinde 1956 yılında doğdum. Orta ve lise tahsilimi Tarsus’ta, Eğitim Enstitüsünün Türkçe bölümünü 1977’de Balıkesir’de tamamlayarak öğretmenliğe başladım. Tarsus’un değişik okullarında 12 yıl öğretmenlik yaptım.

1990 yılında Abdülkerim Bengi Anadolu Lisesine müdür oldum. Çok başarılı bir müdürlük dönemim var. Bu başarı birilerini rahatsız etti. Milliyetçi, vatansever çizgimiz nedeniyle hedef olduk ve 4 yere sürüldüm. Her defasında mahkeme kararıyla görevime iade edildim. Milli eğitim bakanlığının her kademesinde ödüller aldım.

Bu tayinler beni çok rahatsız etti. Zaten biz siyasetin içinde bir aileydik. Babam da 25 yıl belediye başkanlığı yapmıştı. O’nu 1994 de partimize geçirdik ve aday yaptık. 1999da Gülek’de 3 dönem yani 15 yıl belediye başkanlığı yaptım. Son seçimde Tarsus’ta belediye başkan aday adayı oldum. Kısmet Şevket CAN kardeşiminmiş. Sağa sola sapmadan var gücümle partim için çalıştım. Sonuç hepimizin yüzünü güldürdü. Allaha şükürler olsun ki Mersini, Tarsus’tan Anamur’a kadar onurlandırdık.
Bütün başkanlarıma başarılar diliyorum. Allah yar ve yardımcıları olsun. Çok muhterem hemşehrilerim, değerli basın mensupları; Bu seçimlerin çok önemli olduğunu söylememe gerek yok. Ülkemizin genel problemlerini sonraya bırakarak şehrimizle ilgili sıkıntılardan bahsetmek istiyorum.
13 yıldır bu ülkeyi yönetenlerden Mersin hizmet alamadı, adeta belediye seçim sonuçları nedeniyle cezalandırıldık. Başlayıp biten proje yok, üretim yok, fabrikaların bacaları tütmüyor. İthalata dayalı bir ekonomik modelle nereye kadar gideceğiz. İşsizlik, bölgemizde Türkiye ortalamasının çok üzerinde. Büyükşehir Belediye Başkanımızın ifadesiyle %25-26 seviyesinde. Bu korkunç bir rakam.
Allah kimseyi işsiz koymasın. Gelişiyoruz, büyüyoruz lafları maalesef ki gerçek değil. Emekli, işçi, memur, esnaf, çiftçi, hepsi sıkıntıda. İşi iyi olanlar Erdoğan’a yakın olanlar ve havuzu dolduranlardır. İşi iyi olanlar yatak odasında kasası, para sayma makinesi, ayakkabı kutusu olanlar ve eritilemeyen korkunç paraların sahipleridir.

Tarım girdilerinin artması nedeniyle çiftçimiz zordadır. Faizle çalışmakta, tarlalar kara para sahiplerinin eline geçmektedir. Bu durum utanç vericidir. Bölgemizde pek çok genç, Antalya’ya ve ilçelerine çalışmaya gidiyor. Turizm için Tarsus’tan Anamur’a kadar her özellik var. Ama AKP iktidarı turizmi ayağa kaldırmadı. Gerekli yatırımları yapmadı. Yapılsaydı, zaten sonuç işsizlik ordusu olmayacaktı.

Turizm konusu çok iyi çalışılmalı; tarih, güneş, deniz, dağ ve bunlara ek inanç turizmi hepsi bölgemizde mevcut. Tarsus kazanlı sahil projesinin son durumu ne, bilen var mı? Projesi Büyükşehir Belediye Başkanımız ve bana ait olan Kar Boğazı kayak merkezi neden bu kadar uzadı? Çukurova bölgesel hava alanı ne oldu? İnşallah bundan sonra Büyükşehir Belediye Başkanımız bu projelerin hayata geçmesi için gereğini yapacaktır.

Turizm bölgeleri aş olacak, iş olacaktır. Çünkü hizmet demek Burhanettin Kocamaz demektir. Hizmet demek MHP demektir. Hükümet sosyal yardım alanlarının sayısı artıyor diye övünüyor, onları bu hale siz getirdiniz, eseriniz bu. Sosyal yardım alamayanlar da borçla yaşıyor. Muhterem hemşehrilerim, Tarsus’ta söyledim Mersinde de söylüyorum.

AKP’ye verdiğiniz oy kadar bize de verin, ülke nasıl yönetiliyor görün. Bu konuda çok iddialıyız. Ülkeyi çok seviyoruz. Mustafa Yıldızdoğan’’ın dediği gibi baş koymuşum Türkiye’nin yoluna. Sağlıkta devrim yaptık diye övünen AKP hükümetine soruyorum. Hastanelere pislikten girilmiyor, ekonomisi düzgün olanlar devlet hastanelerine uğramıyor.

Garip guraba da mecburiyetten Çukurova Türkiye’nin Almanyasıydı. Göçle gelenler de dahil Türkiye’yi beslerdi. Artık kendine yetmiyor. Çocuklarımız pamuğu tanımıyor. Yunanistan’dan pamuk satın oluyoruz. Mut kayısısı neden Malatyayla boy ölçüşemiyor.

Anamur-Bozyazı muzu neden teşvik edilmiyor. Kalkınmada öncelikli illerimize verilen teşvikler kadar bizim çiftçilerimize de teşvik verilmelidir. Bunun mücadelesini vermemiz gerekir. Silifke çileğinden tutunda eriğimize, üzümümüze kadar, elmamıza, narenciyemize kadar destek şart.
Fabrikalarımız zaten kapandı bari tarıma sahip çıkalım. Muhterem Mersinli hemşehrilerim. MHP’nin kafatasçı gösterilme gayretlerini özellikle görüyorsunuz. Oysa farkımız insan sevgisine en fazla önemi veren partidir. Bütün insanlarımızı kucaklayan bir yapımız vardır.

Samimi dindar insanlarız, ama Allah sevgimiz, birileri gibi dilde değil gönlümüzdedir, dinin ticaretini yapmayız. AKP’nin pek çok yöneticisine bakıyoruz Erdoğan’ı ilahlaştırmışlar. Haşa peygamberimize eş, hatta daha da üstün görme gayretlerine girmişlerdir. Biz Mersinimiz de tüm insanlarımızla birlikte ekmeğimizi bölüşürüz, bizim sıkıntımız PKK’nın ülkemizi bölme gayretleridir.

Vatanımız, milletimiz, bayrağımız, mukaddeslerimiz tehlikede ise bunlara seyirci kalamayız. AKP miladını tamamlamıştır. Bunun için 7 Haziran AKP’den kurtuluş günü olacaktır. 7 Haziranda sandığa gidiyoruz, oy pusulasını önümüze alıp mührümüzü üç hilalin altına vuracağız ki ülkemizin üstünü kaplayan kara bulutlar darmadağın olsun.

MHP iktidar olsun, olsun ki hakkımızı biz de alalım. Belediyelerimize imkanlar verelim. Bölgemize duble yolları biz de yapalım. Büyükşehrin Büyük başkanı ve diğer belediyelerimizi rahatlatalım. Köylerimizi ve kapanan beldelerimizi hizmete doyuralım. Serbest bölgemiz çok daha çalışsın, organize sanayi bölgelerimizi genişletelim.

Üniversitelerimiz PKK’lılardan temizlensin. Şehirlerimiz rahatlasın. AKP iktidarından kurtuluşa Çukurova önderlik yapsın. Kurtuluş Savaşında olduğu gibi. Aziz milletim sizlere hizmete hazırız. Siz de oylarınızı bizden esirgemeyiniz. Çünkü siz bizsiniz, biz de siz!

Çünkü biz sizden doğduk; devleti de, siyaseti de, hizmeti de biliyoruz. İktidarımızda ülkemiz yeniden ayağa kalkacak. Bölgesinde saygın bir ülke konumuna tekrar gelecektir. Bu duygularla sizleri tekrar selamlıyor, sağlık ve mutluluklar diliyorum. Sağ olun var olun Allah’a emanet olun.