“Bilmeyen kalmamıştır ki: Ulusumuz, egemenliğini eline aldığı gün, en karanlık yoksulluğun, en derin uçurumun kıyısındaydı .
Bütün güçleri yıpranmış, bütün savunma araçları elinden alınmış, kutsal varlıkları saldırıya uğramış, pek acıklı bir durumdaydı.
Bütün bunları hiçe sayarak varlığını ve bağımsızlığını kurtarmaya karar verdi.
Bu kararını başarıya ulaştırabilmek için kendine bir toplu davranış, bir belirli erek seçmesi gerekiyordu.
Ulusun bütün varlığı ile, bütün inanıyla, canını dişine takarak o yolda birlikte yürümesi ve er geç başarıya ulaşması gerekti. İşte o erek bu vatandı, burasıydı.
Umulan ve istenen başarı, işte burada kazanılan zaferdi.”
Bu zafer Cumhuriyetin Müjdecisiydi.
“30 Ağustos Zaferi, Türk Tarihi’nin en önemli dönüm noktasıdır.
Ulusal tarihimiz çok büyük, parlak zaferlerle doludur, ama Türk Ulusu’nun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum.
Besbelli ki yeni Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı.
Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır.”
Başta Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ve ulusun bağımsızlığı için canını vatan sayan ve şehit düşen tüm askerlerİmizin önünde saygıyla eğiliyor, 30 Ağustos Zafer bayramının 95.yılını kutluyorum.”dedi