BAŞKAN ŞEVKET CAN’A TEŞEKKÜR EDİYORUM

Sabahın ezan sesiyle güne başladığım, bir gün oldu Bugün.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısı ile Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can’ın basın onuruna verdiği kahvaltıya katıldık.

Orada bulunan bir ağabey bana katılımcı sayısının 66 olduğunu söyledi. Yani  Tarsus’ta 66 gazete çalışanı varmış .. Öğrendik , kulağımıza küpe ettik.

Başkan Can konuştu gayet kibar şekilde yaptıklarını yapacaklarını anlattı ve çalışmalarına basının verdiği desteğe teşekkür ederek, sorusu olanlardan tek tek soru aldı.

10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü diye biliniyor ama , Tarsus’ta çalışmayan gazeteciler de bu güne gelmişlerdi. Nitekim çalışamadıklarını bazı sorulan sorularda kavradık.

Geçen sene yaşanılan enkaz fıkraların ardından, bu yıl yaşanılan soru krizi beni bir kez daha gerdi.

Tarsus Belediye Başkanı sorulan sorulara o kadar nezaket gösterdi ki, bir basın mensubunun hesap sorarak yargılayarak sorduğu soruları bile dikkatli şekilde dinleyerek, cevapladı.

Ortamı germemek için, başkanlık desturu neyi gerektiriyorsa bunu yaptı sayın Şevket Can.

Ben buradan bu mesleğe gerçek anlamda emek verenleri tenzi ederek başkan Can’a Çalışmayan Gazeteciler Gününü kutladığı için bir kez daha teşekkür ediyorum.

İnanın; İnsan bu tabloyu görünce kendisi utanıyor. Benim boğazım düğümlendi kasıldım ve çekilen toplu resme girmedim. Bugünün bir farklı güzelliği de ilk defa başkan Can’ın sağında solunda gerçekten sahada çalışan gazetecilerin olmasıydı.

……

 

ARAPLARA DUYULAN KİN NEFRET
Günün öğle saatlerinde Chp’de yapılan aday ziyaretine davet edilmiştik, yeni siyasetçi bir İl başkan Adayını dinlemek ve takip etmek üzere bazı basın mensubu arkadaşlarımız ile Chp İlçe binasına gittik. Oturduk basın sandalyesinde toplantıyı takip ettik.

Adayın iş adamlığı serüveninde İşçileriyle yaşadığı bir sendikal krizi dile getirmek isteyen Yeşil Mahalle muhtarı Emrah Kara’da oradaydı, ben ve benim gibi provokasyon olmasın diye sağduyu gösteren Chp’liler sayın Kara’yı aşağıya eski Belediyenin oraya indirdik ve sakinleştirmeye çalıştık.

Muhtar haklı bir davaları olduğunu ekmeklerinden edildiklerini dile getirerek en azından İl başkan adayı ile bir çay içerek konuyu kendisine sormak istediğini söyledi. Buradan belirteyim ifade edilen sorun 5yıl öncesinde yaşanan bir konuymuş.

Aday daha sonra aşağıya indi ve muhtar görüşmek istediğini söyledi. Adayın etrafında kurmaylık görevi yürüten kişiler muhtarı atlatarak oradan uzaklaştılar. Bizde ortam gerilmesin diye, muhtar arkadaşımızı alıp oradan sohbet ede ede uzaklaştırdık.

Daha sonra Murat Gül ağabeyim ile restoranına giderek yemek siparişi verdik. Derken telefon çaldı, Murat Gül’ün telefonu sipariş telefonu  ve arızalı olduğu  için megafon ile konuşuyordu. Karşıdaki ses bir gazetede köşe yazarlığı yapan bayandı.

Muhtar ve devamında gelişen konuları anlattı durdu ve bunun muhalif kişilerce yapılıp yapılmadığını sordu, konuşmaya masada oturan 5 kişi şahit oldu. Gayet gergin geçen  bir konuşmada Muhtarın Arap olduğunu dile getiren bu bayan yazar, konuyu belli ki birilerinin dayatmasıyla başka yere çekmeye çalışıyordu.

Derken;  Muhtarın orada söz almak  istenmesini Arap  etnik kimliğinde olduğuna bağladı.

Hezeyan , hayal kırıklığı! Devamında… Bu bayan yazarın ve yanındaki kafatasçı bazı zihniyettekilerin kafasını  kimse  bozmayacakmış…  Bir ayaklanırlarsa Arapları sileriz,bitirirlermiş sözü çıktı ağzından..

Murat Gül kendisine konunun nasıl buraya geldiğini sormasıyla , lafı da kısa keserek  telefonu kapandı. Masada oturan Türk ,Arap etnik yapısına sahip kişiler bile gerildi. Öfke kustu!

Bu pislik Araplara yapışmaz! Bu iftira Aralara yakışmaz! Bu iftirayı da Araplar kabul etmez!

Siyaseten kim kime düşmansa, kim kime muhalifse bu kişisel yaklaşım içinde ele alırsın. Ama bu işin içine Tarsus’ta yaşayan 100 bin Arap asıllı etnik yapıyı katarsan, ayıbın tillahını yapmış olursun!

Araplar Vatanını bayrağını ,ezanını seven. Çanakkale’de şehit düşen, Kıbrıs’ta barışa giden, Kore’de gazi düşen, Hendek’te Uhud’ta,Bedir’de Muhammed S.A.V ümmeti için kellesini ortaya koymaktan kaçınmayan bir toplumdur. Hayatı boyunca da siyasetle işi olmamıştır!

Chp’ye oy veren Mersin’de kaç Arap var ? Şimdi bu kadının aklına bakıp oy vermeyiz derler mi?

Biz orasını bilemeyiz…

Muhtarın derdini anlatmaya çalışması ve anlatamaması bir yana, maruz kaldığı etnik saldırı da bugünün infial yaratan konularından biriydi.

Buradan tüm okurlarımızın sağduyulu şekilde yazıyı okuduğunu düşünüyor, Kürd’ün,Türk’ün,Arab’ın bu coğrafyada 1000 yıldır kardeşçe yaşadığını unutmamamız gerektiğini ifade ederek , mutlu günler diliyorum.