KAHROLSUN İSRAİL

 

İsrail’in yaptığı Katliamı , Herkes orada burada boykot ediyor. Özellikle  siyasi görüşü AKP’li  olan vatandaşlarımız sosyal medya üzerinden tepkilerini dile  getiriyorlar.

Bir takım bilgileri kendileri ile paylaşmak isterim.

2009 yılında Erdoğan İsrail’e , Davos’ta “One minute” diyerek meydan okumuş, Mavi Marmara baskını sonrasında ise “Ticari ilişkilerimizi askıya alıyoruz” demişti.

Ancak ekonomik rakamlar gerçeği gün gibi ortaya çıkardı. Ve şimdi yapılacak olası boykotun sadece siyaseten sürdürüleceğinin altını çiziyor..

Neden mi ?

Ekonomik ilişkiler ve sürekli hale gelmiş ortaklıklardan vazgeçilemeyecek olmasından dolayı.

Akp iradesinin  başında duran Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 29 Ocak 2009’da, Davos’taki panelde konuşmasını kesen İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’i ‘One minute’ diyerek azarlamasıyla Türkiye ile İsral arasına kara kedi girmiş, 2010’da Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine düzenlenen baskında 9 Türk’ün İsrail askerleri tarafından öldürülmesi sonucunda da iki ülke arasındaki ilişkiler bitme noktasına gelmişti. Erdoğan, “Ticari ilişkilerimizi askıya alıyoruz” açıklaması yapmıştı.

Ancak ticari tablo hiç de Erdoğan’ın dediği gibi olmadığı anlaşılmıştı.

Nasıl mı? İşte yanıtı:

‘Filistin davası’ sözde kaldı. Din ekonomik kaygılarla partiler üzerinden sömürüldü.

Mavi Marmara baskınının yapıldığı 2010 yılında İsrail’den Türkiye’ye 1 milyar 360 milyon dolarlık ihracat yapılırken, bu rakam 2014 yılında 2 milyar 418 milyon dolara yükseldi. Türkiye ise sadece geçen yıl İsrail’e 2 milyar 659 milyon dolarlık mal sattı. İsrail’den ithal edilen en büyük ürün kalemini 1.3 milyar doları aşan rakamla mineral yakıt ve yağlar oluştururken, Türkiye ise en büyük satışı 459 milyon dolar ile demirçelik alanında gerçekleştirdi.

Başbakan Erdoğan’ın hükümetinin sürekli ‘yanındayız’ mesajı verdiği Filistin ile ticaret hacmiyse vahim! 2013 yılında Türkiye’nin Filistin’e yaptığı ihracat 75 milyon dolar ile sınırlı kalırken, geçen yıla kadar Türkiye Filistin’den herhangi bir ürün ithalatı da yapmıyordu. Türkiye ilk kez geçen yıl Filistin’den 1 milyon dolarlık meyve ithalatı gerçekleştirdi.

 

 

 

Başbakan Erdoğan’ın armatör oğlu Burak Erdoğan’ın İsrail’e uygulanan sözde ambargoya

Uymadığı ortaya çıkmıştı. 2013’de marinatraffic.com adlı denizcilik sitesinde yayınlanan seyir bilgilerine göre, Ahmet Burak Erdoğan’ın satın aldığı ilk gemi olan SAFRAN1, 12  ocak günü öğlen saatlerinde, İsrail’in en büyük limanı Ashdod’a demir atmıştı. 11 Nisan 2013’te de İsrail Yedioth Ahoronot gazetesinde şu bilgiler yer almıştı. ‘’ Burak Erdoğan, son yıllarda iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kötüleşmesine rağmen sahibi olduğu gemiyle İsrail ile ticaret yapmaya devam etti.  Bu ilişkiler bir yana oğul Erdoğan babasının kötü olduğu Mısır ve Suriye ile de ticaret yaptığı ortaya konuldu.

 

 

3 Haziran’da evinde ölü bulunan İsrailli işadamı Sami Ofer ile Başbakan Erdoğan arasında özel bir dostluk vardı. Ofer’in Erdoğan ile olan ilişkisi ise hep tartışma konusu oldu.

 

Başbakan Erdoğan, Galataport ihalesini ona vermek istiyordu. Ama yargı buna izin vermedi. ‘İstanbul Shopping Fest” açılışında yaptığı konuşmada, Galataport projesinden bahsederek yargının “önlerine bariyer” kurduğunu söyleyecek kadar ileri gitti.

 

Erdoğan-Ofer ilişkisi kamuoyunda tartışılmaya başlayınca, Sami Ofer ile görüştüğünü önce inkar etti. “Ofer’le ne Başbakanlıkta ne de başka bir yerde görüşmem olmadı” dedi. Ama daha sonra bir televizyon programında “Ofer ile ilk görüşmem Davos’ta oldu” diye ağzından kaçırdı.

 

Dönemin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ise ; daha sonra yaptığı açıklamalarda şunları söyledi: “Sayın Başbakan’ın Sami Ofer ile kaç kere görüştüğünü yeniden sormak lazım. O dönemde Başbakan Sami Ofer’i tanımadığını açıklamıştı. Ama durumun kamuoyuna yansıyacağı ile ilgili bir kanaat oluşunca iki kez görüştüğünü ifade etmişti. Buradan en azından şu anlaşılıyor; Sami Ofer ile Başbakan’ın hukuku genişmiş. Kardeşinin Ofer’in firmalarında çalıştığını söylemişti ki burada Başbakan’ın vazgeçemeyeceği bağlantıların kurulmamış olmasını umut ederim.”

 

Başbakan Erdoğan birçok yerde yaptığı konuşmalardı, İsrailli işadamı Sami Ofer’in aldığı ihalelerin yargı tarafından engellenmesine tepki göstermesi de BOYKOT’un sadece siyasi olacağına işaret olduğunu bizlere gösteriyor.