Cumhuriyet Halk Partisi Tarsus İlçe Başkanı Ali İlk basına gönderdiği bülten ile Ak Parti İl ve İlçe Başkanlıklarının ‘’3 Haziran’da Mersin’de yapılacak olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan mitingine vatandaşı davet ederek seçim suçu işlediğini ifade etti.
Ali İlk yaptığı açıklamada ‘’Erdoğan’ın yaptığı sözde uydurma açılışlarla ayyuka çıkan ve elini yüzüne siyasetten yıkamaya halen tereddüt etmeden devam eden sözde milletin adamı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mersin’de yapacağı Milletin Adamı mitingi asparagas bir buluşmanın tekrarıdır. Recep Tayyip Erdoğan miting alanlarında Sözü her defasında 7 Haziran’da yapılacak genel seçimlere getirerek, “Seçim var, fakat bu seçimlerin önemli bir yanı şu; 2023 diyerek Ak Parti’ye fiilen oy istemektedir.
Bu suçun defalarca tekrar edilmesi YSK’nın gözünden nedense kaçmaktadır. Dün başlayan seçim yasaklarına rağmen, bugün Ak Parti seçim araçları ‘’Recep Tayyip Erdoğan Milletin Adamı’’ asparagasına propaganda yaparak güç vermekte ve buradan siyasi olarak beslenmektedir. Yine bunlar Ak Parti Mersin il ve ilçe teşkilatları resmi davetlerle vatandaşı miting meydanına çekmek istemektedir.’ dedi.
GÜYA BUNLAR TARAFSIZLIĞA AND İÇTİLER.!
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın kesin kurallarına göre; Cumhurbaşkanı seçilen kişi seçildiği andan Anayasa’nın ilgili maddesine uygun olarak yansız olacağına, Atatürk ilkeleri başta olmak üzere ulusal ve yaşamsal değerlere bağlı kalacağına ilişkin and içer.
Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildiği günden bu yana tutum ve davranışlarının içtiği anda yaraşır bir yanı yoktur.
CUMHUR BAŞKANI DEĞİL , SANKİ HALA AK PARTİ GENEL BAŞKANI.!
Erdoğan, açıkça düzenlediği mitinglerde, açılış toplantılarında yaptığı konuşmalarla ortaya koymuştur ki kendisini AKP ile ilişkisinden asla kurtaramamıştır. Cumhurbaşkanlığının andına aykırılığı, ağır suç sayılabilir nitelikte içerikler taşımaktadır. Bu bakımdan Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim aşamasında eşitliği ve yansızlığı yadsıyacak biçimdeki davranışlarına Yüksek Seçim Kurulu el koymalıdır. Ama AKP iktidarında yargı organlarındaki yandaşlık gözetildiğinde böyle bir şey olacağını beklemenin güç olduğu görülüyor.
TOPLUMSAL BARIŞA KATKI KOYMAK YERİNE ERDOĞAN HALKI GERİYOR.!
Öte yandan seçim aşamasına geldiğimiz bugünlerde Türkiye’nin, her şeyden çok toplumsal barışa ve ulusal dayanışmaya gereksinim duyduğu gerçeği ortadayken, Erdoğan’ın kışkırtıcı, ayrımcı konuşmaları artık doruğa çıkmış durumdadır. Bunun demokrasiyle hiçbir ilgisi yoktur.
KAÇAK SARAYA ÇAĞIRDIKLARINA AYAR VERP GÖNDERİYOR.!
Başkanlık sistemini dayatır biçimde halkla konuşma yapan, Beştepe’deki Kaçak-Saray’ında yaptığı toplantılarla kimi kesimleri çağırtıp, onların kendisini ayakta alkışlamasına imkan veren tavırları çok sakıncalıdır. Bugün Anayasa’nın bu düzeyinde, bu yetkileriyle, yansızlığını koruyamayan bir insan ileride başkanlık sistemini getirdiğinde, Türkiye’nin başına çok büyük sorunlar açacaktır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anayasa’nın 101’inci maddesi, and içtiği madde, 104. maddeye aykırı tavırlar sergilemektedir.
BUNLAR HIRSIZLIKTAN UTANMAMIŞLAR .
Bugün yapılan haksız mitingler vatandaşı kutuplaştırmakla kalmayarak resmen sinirlerini test etmeye çalışmaktır. İnanıyorum ki Sayın Gül bu kadar siyasetin içinde olsaydı, Erdoğan sen sus der ve belki de istifasını bile isteyebilirdi.! Oy çalmanın sadece sandıkta olmadığını bugün Erdoğan taraflı ve ne idüğü belli olmayan formalite açılışlarla Ak partiye oy istemektedir. Tabi bunlar korkuyorlar CHP iktidarında halka hesap vermekten korkuyorlar. O yüzden bu meydan senin bu meydan benim diyerek her yerin başkanı gibi ulu orta dolaşıyorlar.
News
