DOLAR 34,3538 0.13%
EURO 37,4277 0.62%
ALTIN 3.021,880,12
BITCOIN 2330737-0,77%
Mersin
18°

AÇIK

06:02

İMSAK'A KALAN SÜRE

X

ALİ İLK : BU BİR İÇ SAVAŞ FERMANIDIR

ABONE OL
26 Aralık 2017 20:30
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Ali İlk yaptığı basın açıklaması ile gündeme dair konular hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

İlçe Başkanlık Binasında basın mensupları ile bir araya gelen İlk ” Çıkarılan son KHK’nın İç savaş fermanı olduğunu ”söyledi.

Yerel konularda da açıklamalar yapan Chp İlçe Başkanı Ali İlk şu ifadeleri kullandı;

 

CHP Tarsus İlçe Başkanı Ali İlk bugün İlçe Başkalık Binasında İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri,İlçe Gençlik ve Kadın Kolları ile birlikte basın mensuplarına gündeme dair açıklamalarda bulundu.
İlk açıklamasında;Açıklamaların hemen önünde

Hakkari Şemdinli’de devam eden operasyonlar sırasında bölücü terör örgütü mensuplarının silahlı saldırısı sonucunda şehitlerimiz ve yaralı askerlerimiz bulunmaktadır.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet,şehit ve yaralı askerlerimizin ailelerine sabır diliyorum.
Ayrıca 2 gün önce yaşanan bir saldırıya da değinmeden geçemeyeceğim .15 Yıl Mersin’i yönetmiş eski Büyükşehir Belediye Başkanımız Macit Özcan’a yapılan silahlı saldırıyı kınadağımı belirtiyorum ve faiillerin bian önce yakalanarak adalete teslim edilmesini diliyorum.
Cumhuryetimiz en zor süreçlerinden birini yaşamaktadır. Ülke topyekün savaş ülkesi konumuna itilmeye çalışılmaktadır. Bunların en büyük örneğini gece yarısı yayınlanan KHK’lar ile görüyoruz.

Son olarak ; 696 sayılı KHK ile getirilen yeni maddeyle 15 Temmuz darbe girişimi ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemler kapsamına sokulacak girişimlerin bastırılması kapsamında hareket edecek sivillerin hiçbir sorumluluğu olmayacağı ifade edilmiştir.

Yayınlanan Karar Hükmünde Kararnamenin 37.Maddesinde diyor ki;

MADDE 37– (1) 15/7/2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında, karar veya tedbirleri icra eden, her türlü adli ve idari önlemler kapsamında görev alan kişiler ile olağanüstü hal süresince yayımlanan kanun hükmünde kararnameler kapsamında karar alan ve görevleri yerine getiren kişilerin bu karar, görev ve fiilleri nedeniyle hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluğu doğmaz.

AKP Hükümeti fiili bir iç savaşın fitilin ateşlemiştir.

Olağanüstü hal kapsamında çıkarılan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile, yeni antidemokratik uygumalar, ne yazık ki yürürlüğe koyuldu.

Bu kapsamda 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Boğaziçi Köprüsü’nde bazı askerleri linç eden, boğazını kesenlere doğrudan af yolu açılarak mutlak dokunulmazlık getirildi.

Ucu açık şekilde “terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması” denilerek, bundan sonra olabilecek Gezi Direnişi tarzı eylemlere yönelik “iktidar yanlısı , her türlü şiddete açık ” güçlerin saldırıları meşrulaştırılmıştır.

Yayınlanan son KHK, Hukuk Devleti olan ülkemize son darbedir.

Biz medeni bir toplumuz. Medeni toplumlar kanun ile yönetilir. Bundan sonra sokakta olabilecek her türlü kavganın , yaralamanın, adam öldürmenin tarafı nasıl belirlenecek ?

Kolluk görevlilerinin bile tam olarak bunu nasıl ayırt edeceği bilimsel olarak ele alınmamışken, vatandaşlar bu konuyu nasıl ayırt edecekler?

Bu yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname biz yaptık, kim nasıl çözerse çözsün karmaşasıdır.Kanun hükmü bu haliye iç savaşın başlangıcında ki fermandır.

Partimizin üst kurulları 696 sayılı KHK’yı Anayasa Mahkemesine taşıyacaktır. İnanıyoruz ki, Bu ülkenin saygın adaleti savunan vicdanları AKP’nin yarattığı Korku İmparatorluğuna teslim olmayacaktır.
2019 Yerel seçimlerine 15 ay gibi kısa bir süre kaldı.

15 Ay’a kısa süredir diyorum çünkü, siyasette son ana kadar her şey değişebiliyor.

Önümüzde ki süreçte biz Chp olarak sahada var olmaya devam edeceğiz.
Genel Merkezimiz adayımızı açıklayana kadar , sahaya çıkacak olan Aday adaylarımız ile birlikte süreci götüreceğiz.

Adayımız her kim olursa olsun benim bizim değil; Tarsus’un adayı olarak çalışmalara hız vereceğiz.

Biz bu denli hazır beklerken rakiplerimizin de , bu süreci düzgün ve anlaşılır şekilde takip edeceğini umut ediyoruz.

Dün sizlerin mail kutusuna düşen Akp basın bildirisinde İbrahim Gül ”Tarsus Ak Parti Teşkilatı olarak hedefimiz 2019 Yerel Seçimlerinde Tarsus Belediyesini Kazanarak Tarsus’u Ak Belediyecilikle Buluşturmak İstiyoruz . Burada Artık CHP Tarsus Teşkilatına da Büyük Görevler Düşüyor .

2019 da yapılacak olan yerel seçimlerde diğer siyasi partilere gizli , örtülü destek vermek yerine kendi seçmenini başkalarına yönlendirmeden bağımsız hareket etmesini bekliyoruz .” diye bir ifade kullanmıştır.

Buradan Sayın İbrahim Gül’e soruyorum. Gizli örtülü desteği kim kime vermiştir ?

2014 yerel seçimlerinde kıl payı seçimi kaybeden, 2 Genel seçimde 1.parti olan , Referandumda Hayır çıkaran bir parti nasıl birilerine örtülü destek sunabilir ?

Sayın İbrahim Gül’den AKP’nin Tarsus’ta şimdiye kadar aldığı oy oranını açıklamasını istiyoruz.Göreceği sonuca bakarak hangi partinin örtülü destek verdiğini anlayacaktır.

Anlaşılan Sayın Gül ”Çamur at izi kalsın mantığıyla siyaset yapılmayacağını ”öğrenememiş.

Her siyasi parti bir şehri yönetmeye aday olabilir, bu her partinin Anayasal hakkıdır.

……………………………………………………………………………………………………………………………..

 

Söz yerele inmişken Tarsus Belediyesi hakkında da bazı konulara değinmeden edemeyeceğim.

4 yıllık belediyecilik serüveninde sayısız ödül aldığını her açıklamalarında dile getiren Tarsus Belediye Başkanı Şevket Can’ın, İspanya’da aldığı ödülün şehircilik anlamında ne kadar özel bir ödül olduğunu Madrid sokaklarına gezerken anladığını umut ediyorum.

Sayın Şevket Can; Madrid sokaklarında parke taşı söken bir belediyeye rastladınız mı ?

Madrid Sokaklarında akşam 6’dan sonra sokağa çıkılmıyor muydu ?

Her yeri betona çeviren bir zihniyetin, İspanyanın yeşili önünde poz vermesini bizlerde sosyal medyadan takip ettik. Başarı başarıdır diyerek şehir yönetilmez.

4 Yılda yapılan ve açılışa hazır hale getirilen hizmetleri hatırlayacak olursak Taziye evi ve Yaşam boyu spor merkezleri öne çıkıyor.

Taziye evleri yönetimi Muhtarların öncülüğünde gerçekleşirken, Belediyenin kendi eliyle yaptığı Yaşamboyu Spor Merkezleri kendi siyasi yandaşlarına rant kapısı haline dönüştürülmüştür.

Halka hizmet mantığıyla kurulan bu tesislerde vatandaşlarımız bugün ciddi paralar ödereyek faydalanmaktadır.

Bu yerlerin kimlere ait olduğunu tüm kamu oyu ve basın mensupları yakınen bilmektedir.

Tarsus’un her yerini köstebek yuvasına çevirdiniz. Her kazılan yerden tarih çıkıyor. Bu konuda hiç mi ön çalışma yapacak arkeloğunuz bulunmuyor ? Bu konu da yetkili müdürleriniz , Müze müdürü ile hiç mi fikir alışverişinde bulunmuyor ?

Tarsus yeşil bir kent dokusundan uzaklaştırılmıştır. Betonlaşmaya giden bir kent haline gelmiş ve gün geçtikçe çocuklarımız doğaya özlem duyar hale gelmiştir.

Tarsus’ta yapılan parkların tamamı işgal altındadır. Ranta teslim edilmiştir.
Şevket Can’a soruyorum;

Şelale Otağı olarak bilinen Kıl Çadır Kahvaltı alanı park mıdır..? Değil midir..? Orada işletmeci olan vatandaşın kaç metre kullanım hakkı vardır..?

Parklarda yasal olmayan işgaliyelere neden göz yumulmaktadır..?

Tarsus’ta 1 yılda kaç konser yapıldı ? Bu konserlere ne kadar maliyet çıkarıldı…?

Tarsuslular artık kalıcı bir hizmet beklemektedir.

25 yılda fabrika adına bir şey kalmayan Tarsus’ta işsizlik almış başını gidiyor. Kamuoyu herşeyin farkında. 2019 yılında bu yapıya artık bir son verme zamanı gelmiştir.

Değerli arkadaşlar yarın 27 Aralık Tarsus’un işgal altından kurtuluş yıldönümü,bu uğurda can veren tüm aziz şehitlerimizi saygıyla anıyorum.

 

Önümüzde bir il kongresi var, ardından Büyük Kurultayımız toplanacak. Parti için demokrasi şöleninin partimize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.

 

 

 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.