Tarsus’un bir çok kamu kurumunda eksikler olduğunu toplum olarak yakından gözlemleyebiliyoruz.
Çoğu kişide bu eksikleri bize mesaj veya arama yoluyla aktarıyor. Gelen ihbarı çözüme kavuşturmak için hareket edip yetkili isimler ile iletişim kurduğumuzda ne yazık ki imkansızlıklar ve gelmeyen ödenekler yüzünden işlerin ilerleyemediğini öğreniyoruz.
Yönetici elinde olanı en iyi şekilde değerlendirmek ile mükelleftir.
Yapanla işimiz yok, yapmayanla derdimiz çok.
Örnek verecek olursak Tarsus’un artan nüfusuna yetmeyen 600 yataklı devlet hastanesinin yapılış aşamasında geleceği görmeden hareket ettiği apaçık ortada.
Yatan hasta katlarına çıkan asansörler, halkın kullanımına sadece 2 tane yapılınca işler tıkanıyor. Vatandaş asabi, gergin ve moralsiz şekilde hastaneden ayrılıyor. Kullanılan 2 asansöre birde hastane çalışanları binince işler çok karışıyor. Çünkü Yemekhane 13.ncü katta ve bu kata çıkan çalışanlarda bu asansörleri kullanıyor sonra vatandaşın sabrı kilit oluyor.
Hastane personelinin de yapacak çok bir şeyi yok, vatandaşında. Hastaneyi çizen mimar- mühendisler bu büyük sorunu görmezden gelmiş.
Ancak hastane yönetimi vatandaşın kullandığı 2 asansörü ayrı ayrı katlarda tek çift olarak durdursa belki bir nebze rahatlama yaratır. Yukarıda personelin suçu yok demiştik ya, işte onlarında hemen girişin sağında kalan 2 servis asansörüyle yukarı çıkabilirler. Kartı olan okutup o asansörler ile yukarı çıkabiliyor. Çalışanlarında kartları vardır sanırım.
Bu konu önemli.
Bu detayın dışında Hastanede genel olarak ;
1- Doktorlar sayı olarak yetersiz.
2-Hastanede pişen yemekler aşağı bodrumda bulunan röntgen bölümüne kadar siniyor , bu da bazı hasta vatandaşlarda yeni bir atak oluşturuyor.
3- Otopark sorunu var.
4- Hastaları taşıyacak tekerlekli sandalye eksik.
5- Görüntüleme MR cihazı 1 tane var.
İşte bu eksiklerin dışında hastane yönetimi elinden geleni yapsa da , bu sorunlar oldukça vatandaş eleştiri yapmaya devam edecek. Bu yüzden Valilik ve Sağlık Bakanlığı yetkilileri Tarsus Devlet Hastanesinden gelen talepleri ivedilik içinde sonuçlandırıp, buraya yatırım yapmalıdır. Sonuçta İnsanların akıl sağlığı da önemli değil mi?
Ben bu kadar dert duyunca buraya ”600 yataklı dertli hastane” demekten öte bir şey düşünemiyorum.
Yazımı hastanede yaşanmış trajikomik bir olayla bitireyim..
‘‘Adamın biri aşırı gergin, sinirli ve panik olması sebebiyle aile baskısı sonucu Tarsus Devlet Hastanesi Ruh ve Sinir Hastalıkları Biriminden bir Doktordan randevu alır.
Adam randevu saatine yakın bir zamanda hastaneye geçer, arabasını koyacak yer bulamaz gider sanayi sitesi civarında park edip yürüyerek , randevusu olan poliklinik önüne gelir. Randevu saati gelir geçer. Aradan bir zaman sonra kapıyı çalan adama içeriden : Adınızı okuyunca içeri gelirsiniz der.
Adam bir şey demez adının okunmasını beklemeye devam eder. Aradan 45 dakika geçer adamı içeri çağırırlar.
Doktor adama sorar..
Neydi şikayetiniz ?
Adam cevap verir sinir ve öfke der..
Doktor tekrar sorar , Neden sinirleniyorsunuz ?
Adam: Mesela siz beni kağıda 45 dakika beklettiniz, der.
Doktor başını yere eğip susar…”
BÖLGESEL
4 gün önceBÖLGESEL
4 gün önceBÖLGESEL
4 gün önceBÖLGESEL
4 gün önceBÖLGESEL
4 gün önceBÖLGESEL
7 gün önceBÖLGESEL
10 gün önce